Karma Felsefesi, Karma Yasası Nedir, Ne Anlatır?
Karma Sanskritçe
bir kelime olup “yapmak, hareket etmek” anlamını taşır. Hinduizm ve Budizm’de
temel bir terim olup yaşadıklarımızın kökeninde karma olduğunu savunurlar.
Basitçe şu atasözü ile ifade edilir: “Ne ekersen onu biçersin.”
Karma
başımıza gelen olayların neden geldiği hakkında temel bir açıklama sunar.
Hayatta hiçbir şey tesadüf değildir. Herşey İlahi Yasalar çerçevesinde gelişir
ve milim şaşmaz. Karma’nın ifade ettiği yasa da Sebep Sonuç Yasası’dır. Kısaca
başımıza gelen şeylerin nedeni önceden yaptığımız eylemlerdir. Bu da İlahi
Adalet’tir. Yaptığımız eylemlerin sonucunu bazen aynı anda göremeyiz. İleriki
zamanlarda sonuçlarla karşılaşabilmekteyiz. “Durup dururken neden başımıza
geldi ? ” deriz. İşte bu önceden yaptığımız eylemin sonucudur. 3 boyutlu
idrakimizle bunu hemen kavrayamayabiliriz. Ama bütünsel ve geniş görüş ile
düşündüğümüzde akla uygun gelebilmektedir. Çünkü bu doğada aynı “yankı” olayına
benzer. Örneğin dağlara yüksek sesle sesleniriz, ardından yankısı bize gelir.
Bu bize ne yaptığımızı yansımasının somut bir ifadesidir. Bazen yankı hemen
gelmez, zaman alır. Neyin ne zaman gerçekleşeceği tamamen İlahi Yasalar
çerçevesinde olur, herşey bir sisteme ve düzene sahiptir. Olan neyse, o an
bizim için en iyisidir. Biz de hayatımıza etraflıca, geniş çaplı ve bütünsel
açıdan baktığımızda neyin neden gerçekleştiğini görmek zor olmayacaktır. Bu
tarzda çalışmak bize olayların asıl sebeplerini görme becerisi kazandıracaktır.
Aynı şekilde fizikte de etki – tepki kanunu vardır. Bir kuvvet ile hareket
ettirdiğimiz nesne bir engele çarparsa bize geri döner. Dolaysıyla ne yaptıysak
bize geri dönmesi gibi… Bu örnek anlaşılması için verildi. Ancak Karma
Yasası’nın tezahürü oldukça karmaşıktır.
Karma
kelimesi insanlarda çoğu kez olumsuz bir izlenim yaratmaktadır. Halbuki,
karşılaştığımız olayları iyi ve kötü diye adlandırmak bize göredir ve izafidir.
Aslında olan neyse odur, ne iyi ne kötü. Dolayısıyla karma iyi veya kötü demek
pek uygun olmaz. Sadece kötü karma demek eksik bir ifadedir. Eğer yaşadığımız
olaylar hoşumuza gittiyse, bundan iyi karma diye de bahsederiz. Kısaca karmanın
kendisi iyi ya da kötü değil, bizim yaşadığımız duygusal hallere göre olumlu
veya olumsuz diye etiketlendiririz. Olan bitene bu şekilde tavır sergilememiz
ödül ve ceza anlayışını ortaya çıkarır. Olumsuz olayları ceza gibi görürsek
kendi değerimizi düşürüp güveni kaybetmiş oluruz. Bu da kendi ruhsal
yolculuğumuzda ilerlemeyi zorlaştırır. Aynı şekilde ödül gibi değerlendirirsek
bu da bizde ego şişkinliğine ve dolaysıyla kibre yol açacağından daha zorlu
engellerle karşılaşabiliriz. Bu da tekamül etmemizi zorlaştırır. Halbuki
olayları daha çok motivasyon unsuru olarak değerlendirirsek hızlı bir şekilde
ilerlemenin yolu açılmış olur.
Reenkarnasyon
Yasası’nın Karma ile kuvvetli bir şekilde bağlantısı vardır. Bu yaşamımızda
yaşadığımız temel koşul ve ana olayların tohumu önceki yaşamlarımızda
atılmıştır. Ancak bu yaşama unutma yoluyla geldiğimiz için geçmiş
yaşamlarımızda yaptıklarımızı hatırlamayız. Çünkü Karma vasıtasıyla
öğreneceğimiz dersler vardır ve o dersi öğrenene kadar bu olaylar tekrarlanır.
Doğmadan önce hayat planımız oluştururken Karma’nın çok önemli bir rolü vardır.
Aile, ülke, toplum, sosyal koşullar ve benzeri bir çok faktör yaşayacağımız
karmaya göre planlanır. Çok derin ve incelikle işlenmiş bir İlahi sistem ve
düzen söz konusudur. Yapılan her şey bizim tekamülümüz için yapılmaktadır.
Alıntı
Comments