Skip to main content

Açlık ve Sindirimi Düzenleyen Hormonlar


Vücudunuz tükettiğiniz besinlerin faydalarından yararlanmadan önce sindirim sisteminizin besinleri sindirmesi ve emmesi gerekir. Ancak yemeden önce aç hissetmek yardımcı olabilir.

Açlık, iştahla aynı şey değildir. Açlık, vücudunuzun daha fazla yiyeceğe ihtiyaç duyduğunda meydana gelen hormonal ve kimyasal değişiklikler tarafından tetiklenen bir fiziksel tepkidir.

İştah ise daha çok psikolojik niteliklidir ve bazen belirli yiyeceklere karşı öğrenilmiş bir tepkidir. Bu, nedeniyle aç olmadığınız halde yemek yiyebileceğiniz bir durumdur. Açlığı, iştahı ve sindirimi düzenleyen farklı hormonlar bulunmaktadır.

Açlık Hormonları

Açlık, vücudunuzun yiyeceğe ihtiyaç duyduğunda hissettiğiniz duygudur. Yeterince yemek yediğinizde artık aç hissetmemelisiniz. Bunun nedeni, açlığı düzenleyen çeşitli hormonlardır.

Leptin: Leptin, yağ dokusundan (adipoz doku) kana salgılanan bir hormondur. Vücudunuzdaki yağ miktarı arttıkça, leptin düzeyiniz de artar. Leptin düzeyiniz aynı zamanda besin alımı ile de artar ve kadınlarda erkeklere göre daha yüksektir, ancak yaşlandıkça genel olarak azalır. Artan leptin düzeyleri hipotalamusta açlığı azaltmaya yol açar.

Ghrelin: Ghrelin, mide ve ince bağırsak tarafından mide boşken üretilen bir hormondur. Leptin gibi, hipotalamusta etki gösterir, ancak açlığı bastırmak yerine arttırır.

Adiponektin: Adiponektin, vücudunuzdaki yağ hücrelerinden salgılanan bir hormondur. Vücut yağ seviyeniz düştükçe, bu hormon artar ve tersi de geçerlidir; yağ aldığınızda adiponektin seviyeleriniz düşer.

Kolesistokinin (CCK): CCK, yemek sırasında ve yemekten sonra ince bağırsakta üretilen bir hormondur. Mideye ve sindirim enzimlerinin ince bağırsakta salınmasını tetikler ve açlığı bastırarak tok hissetmenizi sağlar.

Peptid YY: Yemekten sonra hem ince hem de kalın bağırsak tarafından üretilen bu hormon, yediğinizden sonra yaklaşık 12 saat boyunca iştahınızı bastırır.

İnsülin: Pankreas tarafından üretilen bu hormon, en çok kan şekerini düzenlemesiyle tanınır. Ayrıca açlığı da bastırır.

Glukokortikoidler: Bu hormonlar, böbrek üstü bezleri tarafından üretilir ve başta inflamasyon olmak üzere diğer süreçleri düzenlemek için kullanılır, ancak açlık üzerinde de etkisi vardır. Kortizol eksikliği iştahı azaltırken, fazla miktarda glukokortikoid açlığı artırır.

Sindirim Hormonları

Şimdi aç hissediyorsanız, yemek zamanı gelmiştir. Sindirim, birkaç hormon tarafından koordine edilir ve düzenlenir.

Gastrin: Mideye yemek yediğinizde ve ince bağırsağa geçtiğinde salgılanan bir hormondur. Gastrin, mide içinde hidroklorik asit ve pepsinojen salınımını uyarır ve sindirimi hızlandırır. Ayrıca glukagonu uyarır, bu da insülinle birlikte kan şekerini düzenler.

Sekretin: Sekretin, ince bağırsak tarafından üretilen ve mide içeriğinin ince bağırsağa geçmesiyle kana salgılanan bir hormondur. Sekretin, pankreasın ince bağırsağa bikarbonat içeren sindirim sıvılarını salgılamasını tetikler.

Kolesistokinin (CCK): İnce bağırsakta yapılan ve kana salgılanan CCK, yağ sindirimi için önemlidir çünkü safra kesesini ince bağırsağa safra salgılaması için tetikler. Aynı zamanda pankreasın da sindirim enzimlerini ince bağırsağa salgılamasını sağlar.

Motilin: İnce bağırsakta üretilen başka bir hormondur. Motilin, mide ve ince bağırsaktaki aktiviteyi hızlandırır. Ayrıca mideyi ve pankreası çeşitli salgıları salgılamaya teşvik eder.

Glukoz Bağımlı İnsülinotropik Peptid (GIP): Bu hormon da ince bağırsakta üretilir. Pankreası insülin salgılamaya teşvik eder ve midedeki sindirim aktivitesini yavaşlatır. Bu hormon bazen mideyi inhibe edici peptit olarak da adlandırılır.

Peptid YY ve Enterogastron: İnce bağırsak tarafından salgılanan bu iki hormon sindirimi yavaşlatır ve sindirim salgılarının üretimini azaltır.


Comments

Popular posts from this blog

Hindistan Cevizi Yağı ve Karbonat: Bilimsel olarak cildiniz için harika bir birleşim!

Hindistan Cevizi Yağı ve Karbonat: Neden Bilimsel Olarak Cildiniz İçin Harika Bir Birleşimdir? Hindistan cevizi yağı ve karbonat cildiniz için harika bir kombinasyondur. Hindistan cevizi yağı ve karbonat birlikte karıştırılarak cildinizin sağlıklı ve lekesiz olmasını sağlar. Hindistan cevizi yağı cildinizi besleyen yağ asitleri içerdiğinden, yaşlanmanın gözle görülür belirtilerini azaltmaya yardımcı olur ve antimikrobiyal etkiye sahiptir. Karbonat, ölü cilt hücrelerini temizleyen ve gözeneklerin açılmasına yardımcı olan harika bir doğal peeling maddesidir. Anti bakteriyel özellikleri nedeniyle, yüzünüz için karbonat ve hindistancevizi yağı kullanmak sivilce, siyah nokta, püstül ve diğer akne semptomlarının tedavisine yardımcı olabilir. Ayrıca, hindistancevizi yağı ve karbonat ile cildinizi ovmak, parlak bir cilde sahip olmanıza ve cildinizi iyileştirmenize yardımcı olabilir. Hindistan cevizi yağı ve karbonat birleştirerek yapılan bir yüz maskesi, kırışıklıklar ve...

Suyun Hafızası ve Niyetleri Suya Söylemenin Gücü

Suyun hafızası var.. ‘Benim endişelerimi temizlesin’ düşüncesiyle içilen su, bedende bu komutu yerine getirir. Suyun hafızası var.. Su bütün evrenin ve kainatın başlangıç noktasını oluşturuyor. Ve insanı bedenlenmesinde etmen olan en önemli madde. Su olmadan ne yeryüzü, ne gökyüzü, hiç bir canlı olamazdı. Bedenin yüzde 70’i su ama beyinle birleştiğinde bu su anlam kazanıyor. O zaman H 2 0’dan çıkıyor. Ve ona hangi dalga boyunu yüklersen o frekansa bürünüyor. Moleküler yapısı dönüşüyor, bedene şifa katıyor. Örneğin zihninizden “Bütün kuşkularım, korkularım arınsın, bedenim bunlardan temizlensin” diye geçirip, suyu içtiğinizde, o kesin şifadır. Çünkü, sözlerle suya frekans yüklemiş oluyorsunuz. Düşündüğün anda beyin onu tanımlayarak bir dalga boyu yayıyor. Ve sen suya doğru bakarak bunları söylediğinde kayda alıyor. Bütün bunlar düşünülerek içildiğinde, bedenin ihtiyacı olan bir işleve bürünüyor. “Beni üzüntülerimden temizlesin” diye içildiğinde bedene o şekilde aktarılıyor ve kom...

Boşanmaların Artmasının Nedenleri

Boşanmalar... Artık boşanmak bir moda halini aldı günümüzde ve bir hastalık gibi hızla yayılıyor...  Peki ama neden boşanma oranlarında neden bu kadar hızlı bir artış var hiç düsündünüz mü? Bunun pek çok nedeni var aslında, artık malesef birbirimizi anlayamıyoruz, empati kuramıyoruz, televizyonlara öyle bir konsantre oluyoruz ki malesef büyüleniyoruz ve bunun farkında bile değiliz. Büyü deyince aman hangi devirde yaşıyoruz dediğinizi duyar gibiyim. Bir gerçek var inandığınız bir gerçek, Şeytan ve Şeytani varlıklar... Bizimle şeytanın ne işi olur demeyin malesef oluyor...Allah insanoğlunu öyle mükemmel yaratmıştır ki bizlere akıl, düşünce vermiştir akıl ve düşüncelerinizle bizlere özgür irade vermiştir bizler inançlarımıza göre hayatımızda deneyimler yaşarız. Duygularımız,hislerimiz,düşüncelerimiz, niyetlerimiz inancımızdan gelir,bizleri biz yapandır inançlarımız... Çocuklarımız çizgi filmlere kilitlenirken, bizlerde dizilere,tv programlarına kitleniyoruz ve bu tvlerdeki ...